HZ. MEVLÂNÂ (K.S.)'DAN
İnsanın varlığı bir ormana benzer. O deme agâhsan çekin bu varlıktan, çekin!
Vücudumuzda binlerce kurt, binlerce domuz... temiz, pis, güzel, çirkin, binlerce sıfat var.
Hangi huy galipse hüküm onundur. Madende altın bakırdan fazlaysa o maden altın sayılır.
Vücudunda hangi huy galipse o huyun suretine göre haşredilmen gerekir.
İnsanda bir an olur, kurtluk zuhur eder. Bir an olur, ay gibi Yusuf yüzlü bir güzel haline gelir.
İyiliklerle kinler gizli bir yolda gönüllerden gönüllere gidip durmaktadır.
Hattâ insandan, öküzle eşek bile bilgi sahibi olur, akıllanır, hüner elde eder.
Serkeş at rahvan bir hale gelir, alışır. Ayı oynar, keçi de selâm verir.
Köpeğe insanın huyu geçer, nihayet çoban olur, av avlar, yahut sürüyü korur.
Ashab-ı Kehf'in köpeğine onlardan öyle bir huy sirayet etti ki sonunda Allah'ı aramaya koyuldu.
Kalbde her an bir çeşit şey baş gösterir... İnsan bazen şeytanlaşır, bazen melekleşir. Bazen tuzak kesilir, bazen yırtıcı hayvan!
Aslanların bildiği o acayip ormandan, gönüller tuzağına gizli bir yol bulunan o meşelikten,
İçten içe hırsızlık et, can mercanını çal! Ey köpekten aşağı! Âriflerin gönüllerinden o mercanı elde et!
Madem ki hırsızlık ediyorsun, bari lâtif inciyi çal!.. Madem ki hamallık ediyorsun, bari yüce bir yük yüklen!..
Allahın sana yakınlığını, Onun sana yakın olduğunu bilmekle anlarsın. Senin Ona yakınlığın, Onun sana yakın olduğunu bilmekle olur. Bunların hepsi, Allaha karşı ubudiyette ve edep yolunda gitmekten başka birşey değildir. Allaha her nefeste yol vardır. Fakat unutmamak lazımdır ki, her yolun başı edeptir. Şımarmamak lazımdır. Buna göre, senin edebinin artması, Allaha olan vuslatını gösterir.